Osmanlı İmparatorluğu, Avrupa ile 19.yüzyılda sosyal, siyasi ve kültürel alanda ilişki içinde olmuştur. Sultan Abdülaziz’in 1867’de yaptığı Avrupa gezisi ve saray çevresinin figüratif sanatlara olan hoşgörülü yaklaşımının sonucunda, o zamana dek uygulama alanı bulmayan heykel sanatı yavaş yavaş Osmanlı toplumuna girmiş oluyordu. Avrupa ile bulunulan kültürel ilişkiler sonrasında güzel sanatlara verilen önem artmış ve 1883’te de Sanayi-i Nefise Mektebi kurularak bu alanlarda uzman sanatçı yetiştirilmeye başlanmıştır.
Bu dönemde sanatçılarımız devlet teşvikiyle bilgi ve tecrübelerini geliştirmek amacıyla Avrupa ülkelerine eğitime gönderilmişlerdir.
Yurda dönen sanatçılarımız, Batılı heykel sanatını ülkemizde tanıtıp uygulamışlar ve Cumhuriyet’in diğer kuşak heykeltıraşlarını da yetiştirmişlerdir.
Erken Cumhuriyet dönemi heykeltıraşlarımız, önceki döneme göre daha bağımsız, kişisel eseler ve üsluplar ortaya koymuşlardır. Klasik ve natüralist anlayışın yanında, çağın anlayışları doğrultusunda da eserler vermeye başlamışlardır. Malzeme olarak alçı, bronz ve taşa ek olarak demir çubuklar, cam, elyaf gibi ürünleri de kullanmaya başlamışlardır. Teknik olarak alçı ve bronz dökümün yanı sıra demir döküm, pirinç döküm, ağaç oyma, mermer oyma, kaynak yapımı gibi çalışmalar da gerçekleştirilmiştir. Konu olarak büstler, mitolojik betimlemeler, günlük hayattan sahneler ve soyut biçimlemeler görülmektedir.
1923 sonlarına kadar çevresinde heykel görmeye alışmamış olan Türk toplumu, bu dönemden itibaren heykelle karşılaşmaya başlamıştır. Toplumdaki tutum ve yargıların giderilmesi için ilk başta Atatürk’ün heykelleri yapılarak halkın ön yargıları giderilmeye çalışılmıştır.
Ratip Aşir Acudoğu, Ali Hadi Bara, Zühtü Müritoğlu, Mustafa Nusret Suman, Ahmet Kenan Yontuç, Sabiha Bengütaş ve Nermin Faruki erken Cumhuriyet dönemi heykeltraşlarımızdır.
RATİP AŞİR ACUDOĞU (1898-1957)
Sanatçı, 1929’da kurulan Cumhuriyet döneminin ilk sanatçı topluluğu olan Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği’nin kurucularındandır. Eserlerinde Bourdelle’in etkileri görülür. Üslup anlayışı, figüratif formların belirtilmeye çalışıldığı hacim ilkeleri oluşturmak yöntemidir.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Fahriye Yen’in başı
ANIT ESERLERİ
Menemen Şehit Kubilay Anıtı (1934)
Bolu Atatürk Anıtı (1940)
Erzincan İnönü Anıtı (1948)
Ankara Ziraat Fakültesi Atatürk Anıtı
ALİ HADİ BARA (1906-1971)
Sanatçı,1927’de açılan Avrupa bursu yarışmasını kazanarak ilk kez Paris’e gitmiştir. 1949’da Paris’e ikinci gidişine kadar figür ve doğaya bağlıdır. Ancak bu dönemde Paris’te soyut sanat anlayışı hakimdir. Bu akım, kendisini etkilemiştir.
Figürlü heykellerinde Despiau ve Maillol’un etkisi görülür. Bu eserlerinde dolu bir kompozisyon uygulamıştır.
Sanat çalışmalarının önemli dönüm noktası, figürizasyonu terk ederek soyut akıma yönelmesidir. Uygulamalarında sac, lama ve çubuk malzemeler kullanmıştır. Soyut eserlerinde boşlu dolu kompozisyon uygulamıştır. Kompozisyonun temelinde yatay-dikey kurucu elemanların dengede tuttuğu düzen vardır.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Havva
Mareşal Fevzi Çakmak büstü
Tevfik Fikret büstü
Atatürk büstleri
Ahmet Rasim büstü
Erkek torsosu
Çıplak etüt
Eşinin başı
ANIT ESERLERİ
Adana Atatürk Anıtı (1935)
İstanbul Harbiye Atatürk Anıtı (1937)
İstanbul Beşiktaş Barbaros Anıtı (Zühtü Müritoğlu ile) (1944)
Zonguldak Atatürk Anıtı (Zühtü Müritoğlu ile) (1946)
Zonguldak İnönü Anıtı (Zühtü Müritoğlu ile) (1946)
ZÜHTÜ MÜRİTOĞLU
Figüratif sanatı, 1930’lu yıllardan 1950’li yıllara kadar sürdürmüştür. Figürlü heykellerinde Giamond, Bourdelle, Maillol ve Despiau’dan etkilenmiştir. Giamond’un baş ve portrelerindeki anıtsal statizmi ve ayrıntılardan arınmış plastik bütünlüğü benimsemiştir. 1928’de ilk kez gittiği Paris’ten yurda dönüşünde bu anlayışın örneklerini uygulamıştır.
1947’de ikinci kez Paris’e gitmiş ve burada, o dönemde hakim olan soyut akımdan etkilenmiştir.
Önceleri pişmiş küçük toprakla başlayan çalışmalarını bir süre sonra ağaç ve bakırla sürdürmüş, küçük boyutlarda heykeller yapmıştır.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Atatürk büstü
Çocuk başı
Savaş
Genç başı
Seniha’nın başı
Filiz’in başı
Mürşide’nin başı
Seniha’nın annesi
İkizler
Oturan erkek torsu
Oturan kadın
ANIT ESERLERİ
İstanbul Beşiktaş Barbaros Anıtı (Ali Hadi Bara ile) (1944)
Zonguldak Atatürk Anıtı (Ali Hadi Bara ile) (1946)
Zonguldak İnönü Anıtı (Ali Hadi Bara ile) (1946)
Anıtkabir’de rölyef (1953)
Büyükada Atatürk Anıtı (1965)
MUSTAFA NUSRET SUMAN (1905-1978)
Portrelerinde plastik yön bulunduğu gibi doğanın etkisi de vardır. Hocası Hoffman’dan etkilenmiş ve klasik teknik öğrenmiştir.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Mimar Sinan etütleri
Orhan Veli’nin başı
Vefik Paşa
Yatan kadın
Hürriyet
Anne ve çocuk
Köylü kadın
ANIT ESERLERİ
Tokat Atatürk Anıtı (1935)
Mustafakemalpaşa Atatürk Anıtı (1935)
Muğla Atatürk Anıtı (1937)
Gelibolu Namık Kemal Anıtı
Anıtkabir’de rölyef
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Atatürk Figürü
Gaziantep Atlı Atatürk Anıtı
Artvin Atatürk Anıtı
Sivas Atatürk Anıtı
Bingöl Atatürk Anıtı
Sinop Atatürk Anıtı Tekirdağ Atatürk Anıtı
Yozgat Atatürk Anıtı
Mudanya Atatürk Anıtı
AHMET KENAN YONTUÇ (1904-1994)
Sanatçı, özellikle Atatürk büst ve figürleriyle tanınmıştır.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Kadın başı
Zühtü Müritoğlu’nun başı
ANIT ESERLERİ
Amasya Atatürk Anıtı (1929)
Edirne Atatürk Anıtı (1931)
Isparta Atatürk Anıtı (1931)
Elazığ Atatürk Anıtı (1933)
Silifke Atatürk Anıtı (1934)
Kayseri Atatürk Anıtı (1935)
Atatürk maskı (1938)
Mersin İnönü Anıtı (1938)
Mersin Atatürk Anıtı (1944)
Tarsus Atatürk Anıtı (1946)
İstanbul Bakırköy Atatürk Anıtı Bilecik Atatürk Anıtı
SABİHA BENGÜTAŞ (1910-?)
1910’da İstanbul’da doğmuştur. 1924’te Sanayi-i Nefise Mektebi’nin kız kısmına girmiştir. Önce resim bölümünde Feyhaman Duran’ın atölyesinde resim çalışmış, daha sonra heykel bölümüne geçerek İhsan Özsoy’un öğrencisi olmuştur. 1925’te İtalya’ya giderek,
Roma Güzel Sanatlar Akademisi’nde Luppi’nin atölyesine devam etmiştir.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Genç kadın başı
Ressam Namık İsmail’in başı
Bedia Muvahhit’in başı
ANIT ESERLERİ
Ankara Çankaya Cumhurbaşkanlığı Köşkü Atatürk Anıtı (1946) Mudanya İnönü Anıtı
NERMİN FARUKİ
Önceleri Alman neo klasizmi etkili çalışmalar yapmış ve değişik denemeler uygulamıştır. Klasik tarzın yanında modern anlayışta bakır levhalar kullanarak figürsüz eserler yapmıştır.
BÜST VE FİGÜRATİF ESERLERİ
Hadi Bara’nın başı
Yıkanan kadın
Balerin
İnönü büstü
ANIT ESERLERİ
Sanatçının bilinen anıt eseri yoktur.